Meissner şüphesiz suçluydu bence ama “suç”, belli bir zamanın konusu, üstelik size dışardan dayatılan bir şey, oysa utanç zamansız ve içten geliyor. Bu yaşananların tekerrür etmemesi için suça ve utanca… Ama en çok utanca ihtiyacımız var. Roman ile hatırat arasında ciddi bir fark var ama faşizm üstüne benim gibi takıntılı bir şekilde okuyorsanız bu iki türün sıklıkla iç içe geçtiğini görürsünüz. .
. Bu yaşananların tekerrür etmemesi için suça ve utanca… Ama en çok utanca ihtiyacımız var. Roman ile hatırat arasında ciddi bir fark var ama faşizm üstüne benim gibi takıntılı bir şekilde okuyorsanız bu iki türün sıklıkla iç içe geçtiğini görürsünüz. Meissner şüphesiz suçluydu bence ama “suç”, belli bir zamanın konusu, üstelik size dışardan dayatılan bir şey, oysa utanç zamansız ve içten geliyor.